Bela ve Musibetler Geldiğinde
Haber detay

Ayrıca, Yahya Bin Muaz'ın sözüne göre, bela ve musibetlerin insanlar üzerindeki etkisi sabrın hakikatlerini zahir kılmaktadır. Bu nedenle, bir kişinin sabır göstermesi ve bu zorlu süreçlerde Allah'a sığınması gerekmektedir.

Bismillahirrahmanirrahim

Onlar, Allah anıldığı zaman kalpleri ürperen, başlarına gelen musibetlere sabreden, namazı dosdoğru kılan ve kendilerine rızık olarak verdiklerimizden Allah yolunda harcayan kimselerdir.” (Hac/35)

Bir mümin, bela ve musibetlere sabretmekle yükümlüdür. Bu zorlu süreçte imanı güçlendirir ve Allah’a yakınlaşır. Rasulullah (s.a.v.) şöyle buyurmuştur: “Birinizin başına bir musibet veya acı bir şey geldiği zaman, ‘Biz Allah’a aidiz ve biz O’na döneceğiz. Allah’ım! Başıma gelen musibetin veya acının mükâfatını senden bekliyorum, bundan dolayı bana ecir ihsan et, benim için onu daha hayırlısıyla değiştir, desin.” (Ebu Davud; Müslim)

Bela ve musibetlerin geldiği zamanlarda sabrın hakikatleri zahir olur ve bir mümin, bu zorlu süreçlerde imanı güçlendirir ve Allah’a yakınlaşır. Yahya bin Muaz şöyle söyler: “Bela ve musibetler geldiğinde, sabrın hakikatleri zahir olur.”

Rabbimiz, bize sabır ve sebat vererek her türlü zorluğun üstesinden gelmeyi nasip etsin. Amin.

bela ve musibetlere sabretmekle ilgili birçok hadis bulunmaktadır. İşte bazı örnekler:

"Sakın musibete uğrayan kimseye ‘keşke başıma gelmeseydi’ demeyin, belki Allah onunla günahlarını bağışlamıştır." (Tirmizi)

"Mü’minin durumu, serçenin durumuna benzer. Serçe, yuvasından uçtuğu zaman, ancak Allah'ın kendisine rızık olarak ayırdığı şeyi bulur. Mü’min de, ancak Allah'ın kendisine yazdığı şeyi bulur. Mü’min herhangi bir şeyden rahatsızlık duyarsa, bu kendisi için hayırlı olabilir." (Müslim)

"Allah, bir kimsenin kalbine imanı yerleştirdiği zaman, ona bela ve musibetleri de verir. Bu, ancak onun sevabını arttırmak içindir." (Tirmizi)

"Bir mü’minin başına gelen herhangi bir bela veya musibet, günahlarından bir kısmını affetmeye yeter." (Buhari)

"Sabır ve tahammül, belanın başlangıcından önceki kısmındandır." (Tirmizi)

Bu hadisler, bela ve musibetlerin hayatın kaçınılmaz bir gerçeği olduğunu vurgulamaktadır. Mü’minler, başlarına gelen zorluklarla karşılaştıklarında sabırlı olmalı, Allah’a teslim olmalı ve bu zorlukların kendileri için bir imtihan olduğunu kabul etmelidirler. Ayrıca, hadislerde bela ve musibetlerin sevapları arttırdığı ve günahları affettirdiği de belirtilmektedir. Bu nedenle, mü’minlerin zorluklarla karşılaştıklarında sabırlı olmaları ve Allah’a sığınmaları önemlidir.

Benzer ayetler:

"Andolsun ki, Biz sizi biraz korku ve açlıkla, biraz da mallar, canlar ve ürünlerden eksiltmekle deneriz. Sabredenleri müjdele." (Bakara/155)
"Andolsun Biz, onlardan önceki milletleri helak ettik. Onlardan hiçbirini yeryüzünde tutamadık. Şimdi sizin de eğer doğru yolda olduğunuzu ispatlamanız için sizi imtihan ediyoruz." (Ankebut/40)
"Sizi biraz korku ve açlıkla, biraz da mallar, canlar ve ürünlerden eksiltmekle deneriz. Sabredenleri müjdele." (Bakara/155)
"Ey iman edenler! Sabırla yarışın, sürekli sabır halinde bulunun, birbirinize yardım edin, Allah'ın koruması altında olun. Umulur ki, kurtuluşa erersiniz." (Maide/11)
"Andolsun, sizi biraz korku, açlık ve mallardan, canlardan ve ürünlerden eksiltmekle deneriz. Sabredenleri müjdele." (Bakara/155)

Anasayfa Reklam Alanı 1 728x90

0 Yorum

Henüz Yorum Yapılmamıştır.! İlk Yorum Yapan Siz Olun

Yorum Gönder

Lütfen tüm alanları doldurunuz!

Haber detay

Reklam

Haber detay

Anket